Heyecanlı bir hazırlanışın satırlara dönüştüğü şuan kahvemi yudumlarken, ilk antikayla karşılaştığım anımı yaşar gibiyim.
Heyecanla sabah uyanıp, kırmızı kolları, siyah kürklü mantomla müthiş haz veren ve meraklı gözlerle saatler boyunca gezdiğim bit pazarındaki o ilk günümdeyim sanki. o antikayla İlk merhabamdı.
Sadece orda bulunan antika ürünler değil, ürünleri almaya gelenlerinde antikaya olan ilgileri, eşyalara olan sevgileri ve kurdukları iletişimlerine hayran kalmıştım.
Tekrar bir dönüşümle konaklara ve kendi kimliklerine, hakettikleri yere dönüşlerini izlemek vakarlı bir emeğin büyük bir hazzıydı.
Beni etkileyen, her objenin ve mobilyanın kendi kimliğine göre şekillenmesi, önceki hayatından izler ve hikayeler taşımasıydı. Bu objeleri yeniden hayata adapte etme fikri benim için bir yaşam tarzı olmuştu.
Küçük bir kızın heyacanıyla başladıgım bu yolculuga, "Kadın Gözüyle Antika" sloganıyla, sadece biz kadınlara özel bir müzayede olan feminen müzayede organizasyonunu başlatmış olduk.
Amacımız antikaya olan bakış açısını bambaşka bir yere getirmek, antikayı bir süs objesinden çok günlük hayatımızda kullanabileceğimiz eşyalar haline getirmek, antikaya olan algıyı değiştirmek, geçmişten gelen bu değerli objelere hayat verip yeni hikayeler kazandırmak, her baktığımızda bizi eskilere götürecek bu objelere kadın elinin değmesi onları daha değerli kılacagını düşünerek bu organizasyona başladık.
İşte tam bu noktada bu alanda yapılmış kadınlara özel ilk organizasyon olma özelliği taşıyan "Feminen Müzayede" adı altında hazırlayacagımız konseptlerle, siz değerli kadınları antikayla buluşturuyor olacağız.
İlk konseptimiz olan fransız tarzı antika müzayedemizle startımızı vermiş bulunmaktayız.
İzninizle bu fikrin doğmasında büyük etkisi olan ve bu konuda sürekli yanımda olan kıymetli eşime teşekkür etmek istiyorum.
Merhaba, farsça benden sana zarar gelmez anlamına gelir.
Bu heyecan ve hazzımla kıymetli eşimle beraber sizlere merhaba diyoruz.
Feminen Müzayede Kurucusu Sevkan Hamurcu